20230831_185431BW
Derya Erkenci

EDEBİYAT DÜNYASINA PANZEHİR SORULAR 2023

2023 yılında yoğun bir edebiyat gündemi yaşandı. Yepyeni kitaplar okurların beğenisine sunuldu. Biz de Panzehir Dergi olarak yayınladığımız metinlerle, söyleşilerle, eleştiri-tanıtım yazılarıyla edebiyat  ve sanat ortamına katkıda bulunmaya çalıştık.
Bu yıl ikincisini yayımlayacağımız Panzehir Sorularla yazarların penceresinden bir tür bellek tazelemesi yapmayı amaçlıyor, edebiyat tutkunları için ufuk açıcı olacağına inanıyoruz.  
Bir yılı daha geride bırakırken 2023’ün edebiyatını, edebiyat dünyasından isimlere sorduk. Değerli görüşlerini bizlerle paylaşan tüm edebiyat dostlarına teşekkür ederiz.
Yeni yılda panzehriniz edebiyat olsun…
Edebiyat eserlerinin değerini hangi ölçüt belirler? Okur mu, satış mı, eleştiri mi, ödül mü?
Edebi eser üreten, yazı yazan hemen herkes kalıcı olmak ister. Dillendirmese de bu arzu daima en derinindedir yazarın. “Çok cesaret kırıcı, aşağılayıcı bir sınırımız var: Ölüm” diyor Umberto Eco. Hatırlanma isteği tam da bundan dolayı işte, ölmek istemeyiz hiçbirimiz. Bu nedenle bu soruya en çok verilen yanıt “zaman” oluyor. Artık ezbere dönüşmüş bir kanı var. İyi edebiyat kalıcıdır deriz hep. Kalıcı olan da değerlidir. Edebi eserin değerini zaman belirleyecek elbette. Tamam öyle ama ya zaman kavramının anlamı değiştiyse? Değeri ortaya çıkarmaya muktedir olan zaman ya tam tersine değerli şeyleri öğüten bir değirmen haline geldiyse? Orhan Pamuk’un şu sözünü sık sık düşünürüm. Birkaç yüzyıl sonra Dostoyevski’nin ya da diğer klasiklerin hala okunuyor olmalarının garantisi yok. Umarım okunurlar ama ya unutulurlarsa? Gogol’a, Fitzgerald’a acımayan hain zaman, edebiyat evreninin milyonlarca küçük yıldızına acır mı? Biliyorsunuz, samanyoluna baktığımızda bize göz kırpan yıldızların birçoğu zaten çoktan sönmüş, ölüler onlar.
Yine de şöyle diyeyim, bir edebi eserin değerini zamanının ötesinde oluşu belirler. Yeni sözler söyleyen, denenmemişi deneyen, özgün eserlerden bahsediyorum. Tolstoy Anna Karenina’da, kahramanlarından Levin’i dönemin en önemli teknolojik icadı olan elektrik üzerine düşünmeye zorlar. Bir balina avından ve insanla doğanın mücadelesinden çok daha fazlasını anlatan Melville’in Moby Dick’i 20. Yüzyıl başlarında psikanaliz ve varoşçuluk ortaya çıkınca anlaşılmış ve ünlenmiştir. James Joyce’un Ulysses’te denediği biçim ardından gelenlere ilham vermeye hala devam ediyor. Bizden örnekler verelim. Suat Derviş, Nahit Sırrı Örik gibi isimler nihayet daha çok telaffuz ediliyor. Bu yazarlar ve eserleri dönemlerinin ünlü edebiyatçılarının ve yazdıklarının replikaları değiller. Özgün oldukları için yeniden ve eskisine göre daha çok okunuyorlar.
Yazar dostlarımızın kitapları basıldığında hep aynı dileklerde bulunuyoruz: Yolu uzun, okuru bol olsun, değerini bulsun. Mantar gibi patlamayan ama ara ara baskılar yapıp zamana yayılıp kendi mütevazı okur kitlesini oluşturan kitaplar hala var. Ödüller günümüzde dükkânlarda satılan açık parfümler gibi. Sürene keyif veriyor sanki sadece. Sonra uçup gidiyor. Ödüllendirilmiş olmanın onaylanmış olmak anlamına geldiğini düşünmek çocuksu bir yazar hastalığı. Tıpkı çok satmanın iyi yazar olmanın bir göstergesi olduğunu düşünmek gibi. Benim esas derdim, her şeyin ambalaj zanaatına ve -mış gibi yapmaya dönüştüğü çağımızda bazı önemli ve değerli kitaplar arada kaynayıp güme gidiyor mu? Umarım öyle olmuyordur.
Son dönemlerde değerinin yeterince bilinmediğini düşündüğünüz öykücüler ve romancılar var mı? 
Ülkemizin kültürel iklimi düşündüğümüzde zaten genel anlamda bir değer bilmezlik olduğundan bahsedebiliriz. Tanınmış olmak da yetmiyor değerli olmak için. Şair Ece Ayhan’ın, Küçük İskender’in değerini bildik mi? Ünlüydüler oysaki. Öyle ya, şairler dut ağacı gibidir, kolay kıyarız onlara. Selim İleri, Kemal Tahir’in giyilmekten yıpranmış takım elbisesinden bahseder. Değeri bilindi mi? Yusuf Atılgan’a, Oğuz Atay’a, Gülten Akın’a kadir kıymet bilerek mi yaklaştık? Hulki Aktunç’un kıymetini bilebildik mi? Ben burada daha çok okunmalarını dilediklerimden bahsetmek isterim. Çok erken yitirdiğimiz sevgili Yücel Balku’nun öykü külliyatı hazine değerindedir, keşke daha çok okunsa. Film eleştirmeni kimliğiyle tanınan Mehmet Açar müthiş bir romancıdır mesela, keşke daha çok okunsa. Gençliğimde Mehmet Eroğlu’nun erken dönem romanlarını çok severdim. Daha çok okunmalılar. Dilek Neşe Açıker’in romanları keşke daha çok okunsa. Çok sevdiğim Engin Türkgeldi, Yıldız İlhan, Zerrin Saral, Sibel K. Türker, Sülbiye Yıldırım, Hande Ortaç, Aylin Sökmen, Ömer Ayhan’ın henüz yaşıyorlarken değerleri daha çok bilinse keşke. Nevin Arvas, Nilar Gök gibi yeni isimler keşke daha çok duyulsa.
2023’te tadı damağımda kaldı dediğiniz o film hangisi?
Bence yılın en iyisi açık ara Aslı Özge’nin Black Box filmiydi. Film Ekimi’nde izleme şansı bulduğum bu filmi umarım Türkiye’deki sinemaseverler 2024’te vizyondayken izleyebilirler. Aslı Özge’nin yeni filmi Faruk’u da merakla bekliyorum. Martin McDonagh’ın The Banshees of Inisherin’i de çok iyiydi. O denli sarsıcıydı ki bir kez daha izleyebilir miyim emin değilim.
Sizce 2023’te edebiyat gündemine damgasını vuran olaylar ve tartışmalar nelerdi?
Filistinli yazar Adania Shibli’nin Frankfurt Kitap Fuarı’ndaki ödül töreninin iptali dünya çapında yılın skandal edebiyat olayıydı. Çiçeği burnunda Nobel ödüllü yazar Annie Ernaux’nun ülkemize gelişi çok önemliydi. Türkiye’de yayıncılık alanında her yıl olduğu gibi yine yazar, editör ve çevirmenlerin haklarını alamayışları, yayınevlerindeki kıyımlar gündemdeydi. 2023’ün son aylarında yayımlanan ve cumhuriyetin 100. Yılı vesilesiyle yüz kadın yazarı bir araya getiren Kadınların Yüzü öykü-deneme seçkisi es geçilmemesi gereken değerli bir eserdi. Alejandro Zambra’nın Şilili Şair romanının ve Haruki Murakami’nin Ortadan Kaybolan Fil başlıklı öykülerinin yayınlanması benim adıma çok önemliydi. Merakla beklediğim kitaplardı.

Daha fazla Panzehir Söyleşiye  buradan ulaşabilirsiniz.

Sayfanın altındaki sosyal medya butonlarını kullanarak yazıyı sevdiklerinizle paylaşabilir, yorumlarınızla bize ulaşabilirsiniz.

Related Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir