Derya Erkenci

YARIM ROMAN

Hayat aslında sahici ve samimi. Sadece var olduğunun farkına varmamak ve kendine tahammül edebilmek için fazladan attığı kahkahalar, takındığı abartılı tavırlar onu yapmacık biriymiş gibi gösteriyor. Bu sayede kimseye fark ettirmeden usulca insanların içine boşalıyor. Çok hoşuma giden şeyleri var; özgün, sade bir kabalığı; öngörülemeyen, şaşırtıcı bir kibarlığı. Şüpheci biriyim, sanki insanlık trajedileri onda da yeteri kadar vicdan azabı yaratmıyor.

dinmiyor yağmur
döşümdeki bozkır
yıldırımlarla aydınlık
sessizce boğuluyor
Gün boyu İstanbul sokaklarında düşüncelerinden sarhoş olmuş halde dolaştım. Benim hikâyemin önemli bir kısmı bu. Hayatım şarkılar, metinler ve hikâyelerle bezediğim kendi duygusal alanıma başkalarını çekmeye çabalamakla geçti. Bu bazen gerçekleşti bazen gerçekleşmedi. Söylerken dile kolay. Zorlu bir çabadır. İnsana olmayacak şeyler yaptırır. Hiç hesapta olmayan personalar yaratır.
Çok mutlu günlerim oldu
İnan yaşarken bilincindeydim.
Bilirdim ihtimaldi sonu
Ödüm kopardı, şükrederdim.
O kadar yalnızız ki artık dedikodumuz bile yapılmıyor. Geçmişte, gelecekten bahsettiğimizde “Beni rahat bıraksınlar sadece müzik dinleyeyim” derdi Bisküvi Adam. Ben de hep özgürce acı çekmeyi dilerdim. Gidişata bakılırsa, Allah da gönlüme göre verdi ne diyeyim. Hayat yeni nesil meyhaneler gibi, hesaplar hiç uygun gelmiyor. Özlediğimiz şeyler bizden başka kimseyi ilgilendirmiyor. Hasret içimizde sessiz bir sızı. Dinmeyen fırtınanın hayalet gemileriyiz. Artık güvenli limanlara sığınılamıyor.
Yoklukta giderim var.
Varlıkta giderim yok.
Hiçlikte zaten
ben diye bir şey yok.
Müsterihim, isyan ettiğimde hiç tek tabanca gebereyim yitip gideyim demedim. Hep beraber helâk olalım, cehennemin dibiyle hemzemin olalım istedim. Yarım yamalak hatırlanan bir rüyaydım, beni gördünüz ve unuttunuz. Hiç yaşanmamışlıklarınızda kaldım. Yarım bırakılan bütün romanlar unutulur. Samimiyet öldüğünde hatırası da silinir, hiç var olmamış gibi olur.
hayat
ne yapsın beni
habire
öldürüyor
Diyaframımda büyüyen bir vaiz var. Geniş kitlelere fetvalar vermek istiyor:Ey yükselen yeni nesil, siz anda kalın. Ben acı ve tatlı hatıraları hatırlarım. Birinin de bunu yapması lazım. Nasıl olsa bu ânı, yarın ben yine hatırlarım. Güzel hatıraları olmayan tabii şimdiyi yaşayacak. Kuran çarpsın ki ben de sizle birlikte geleceğe bakacağım.
Balıklar anlar seni
Yüzdüğün romantik denizi
Az şey istersin
Onlar da olmaz
Bebektim, içimde ağrılarla doğdum. Tek sahip olduğum şey insanlardı. Sahte belgesel karakterleri gibiydim. Yabancı bir dildeki gerçek sözlerim dublajın altından zar zor işitiliyordu. Zamanla tecelli ve tezahür beni buldu. Muhakkak ki soranlar da oldu; pişmanlıklarım vardı ne için pişman olduğumu bilmediğim. Pişmanlık gölge bir his, üzerine düşünmekle bilemediğim.
Limana inip hep
aynı tekneye gidiyorum.
O dairesel pencereden
içimdeki boşluğa giriyorum
Kötüler kuş kadar hafiftir. Hiçbir şey hissetmezler. Kendini feda edenler, çoğu zaman yapacak daha anlamlı bir şey bulamadıkları için bunu seçerler. Synthpop severim, eşyaya âşık olma hususunda eski kafalı biriyim. Titanik’in orkestrası gibiyim, gemi batarken çalmaya devam etmekteyim.
eksilen
bir hayatta
Nedir yarınların
Cazibesi?
Benim terörüm kendime. Hadım bir köleyim zombilerin hareminde. Matriks taşaklarımı burmuş. Kalbim zihnime sürekli intihar saldırısı düzenlemekte. Bilirim, bütün yansımalar nesnesinden başkadır. Gerçek o kadar gerçek, o kadar sahici ve kusursuzdur ki, sanki yapay zekâdır. Huzur her daim alt odadadır.
Allahım,
tek başına
hiç sıkılmıyor
musun?
Abartılı eğlenerek, katıla katıla gülerek, dalga geçerek, alay ederek, boş işlerle ilgilenerek, öyle her şeyi de kolay kolay beğenmeyerek geçip gitti ömür. İdrak ettim; kaderim budur benim, kan tükürürken çiçekler açtırmak. Ucuz birahanelerin, kirli helalarında Malkovich’in içine giren o küçük kapıyı aramak. Hiç birer bira daha söylüyor. Bir İtalyan deyişini kafasında toparlamaya çalışıyor: Söylemekle yapmak arasında geniş bir umman var.
Karanlıkta
tenim
balıksırtı.

Daha fazla Panzehir Öykü okumak için buraya tıklayınız.

Sayfanın altındaki sosyal medya butonlarını kullanarak yazıyı sevdiklerinizle paylaşabilir, yorumlarınızla bize ulaşabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir