çiçeğin söyledikleri
artık bir çiçek gibi
dünyanın gövdesine tutunmaya çalıştığım doğru
doğruları söyleyebilirsin hiç korkmadan
yangınını çoğaltan bu hayata karşı
göğsünü kabarta kabarta
o artık bir çiçek diyebilirsin
beni kristali yakılmış bir vazoda
son zaman armağanı olarak sakla
küllerini kare bir tuvale yerleştir vazonun
şah damarıma düşerse küller
-ki aynı yangın yeridir orası-
belki başka rüzgar eser
avuçlarına düşerim yeniden
bilirsin eminim
çiçekler hayatın hücresinde yaşarlar
düşüverse bile yaprağı yere
sığınabilirler toprakta yağmura
yağmurda buluta
çiçekler aslında ölümsüzdür
çiçekler ümit etmektir
hep en başında olup yaşamın
hiç sonda olmayandır
yeni bir günaydın
yeni bir mevsimdir
çiçekler aslında gülmektir sevgilim
ölmemektir
yeter ki korkmadan doğruları söyle
sen
yeter ki uyuyabil söylediğim yangın yerinde
geçiver şah damarımın içinden