İlk Ses

Ses se! Ah ses deneme ses deneme!

Öhöm… merhaba sayfama hoş geldiniz. Heyecanımı anlatan bir giriş olmuştur umarım. Ben Irmak, yakından tanıyanlar Lodos diyorlar.

Nerede bir parça güzel manzara, bir çiçek kokusu duysam içime çekerim. Ne zaman bir deniz görsem gözlerimi büsbüyük açar, gövdesi kocaman bir ağaç bulsam koşar sarılırım. Yaşam enerjimi ferahlıklardan üretme yolunda muhteşem öğretmenlere rastlamış, şanslı bir yoga öğrencisiyim. Bu sayfada sizlerle birlikte çiçekli bir yol var etme hayali içindeyim. Dır dır susmayan beynim, günler boyunca bu sayfaya nasıl bir giriş yapmam gerektiği konusunda konuşup durdu. Sonunda en iyi yolun, bu eşsiz deneyimle nasıl tanıştığımı anlatarak başlamak olduğuna karar kıldık. Beynim ve ben…

Bir ara tiyatro oyunculuğuna gönül vermiştim ve buna epeyce kafa yordum. Sonra ani bir fikir değişikliğiyle Yerel Yönetimler okudum. Aldığım eğitime rağmen yıllarımı çağrı merkezlerinde çalışarak geçirdim. Yapmak istediklerimle yaptıklarım arasındaki fark ellerimle hazırladığım bir uçurumla neticelendi elbette.
Uçurumdan aşağıya bakarken bir şansı daha hak ettiğimi fark ettim ve diğer insanların iyilik haline ulaşmak için attıkları adımları araştırmaya başladım. İyilik halinin yaşamdaki en değerli şey olduğunu anlamam uzun sürmedi ve kendimi buna adamaya karar verdim.
Bu alanda birçok eğitim aldım seminerlere katıldım makaleler okudum, yaptım, ettim olmadı. İstediğim şey tam olarak bu değildi. Hala eksik bir şeyler olduğunu seziyordum.
Bir gün okumakla olmaz pratik etmen lazım dediler. Korka korka yoga videoları izlemeye başladım (izlemeye başladım bakınız burası çok önemli). Videoları izlemek öyle keyifliydi ki bir saat sadece bir şeye bakarak insan nasıl bu kadar dinginleşebilirdi? Derslerin sonundaki -10 dakikaya yakın- sessiz ve hareketsiz kalınması istenen bölümde adeta günün yorgunluğundan sıyrılıyor, bambaşka bir duygu haliyle yeniden ayaklanıyordunuz.
Zamanla bazı hareketleri denemeye başladım. Bir gün cesaret bulup 20 dakikalık bir pratiği başından sonuna kadar yaptım. Bir kaç ay sonra her sabah evden çıkmadan ve  her gece yatağa girmeden önce yoga yapmak ritüele dönüşmüştü bile… Pratiklerle rahatlayan bedenim gün içindeki stresle baş etmeye çalışırken daha esnek düşünmeme yardım ediyordu. Çünkü ondan önce boynum ağrırken daha sinirli, belim sıkışıkken tahammülsüz hissediyordum kendimi. Oysa şimdi bu ağrılar azalmış, dünya biraz daha yaşanır bir yer haline gelmişti. Ama hisler hala mükemmel değildi.
Tekrar  araştırmaya başladım. Bu kez meditasyon yap. Sadece hareketle olmaz, azıcık durman gerek diyen bir hocam oldu. Sağ olsun kendisinin huzurunda ilk bir sene kendimi kontrollü bir şekilde dövdüm. Dövdüm, diyorum çünkü onun yönergelerinde kalamıyordum. Kontrollü, diyorum çünkü her sefer kan çıkmasına yakın yeni bir yönerge veriyordu ve ben kendime belki bunu beceririm diye bir şans daha veriyordum. Tam bir yıl sürdü… Çakralar, enerjiler, mudralalar, eka pada rajakapotasanalar derken içimden  koca bir isyan yükseldi, okulu yok mu bunun yahu! dedim. Gidelim  de her şeyi tek seferde anlatsınlar, böyle parça parça olmaz.
Yoga eğitmenlik eğitimi var sakin ol dediler. Bir çok araştırmadan sonra Hamile Yogası Eğitmenlik Eğitimi, ile (hikayesini 2 yazı sonra anlatacağım)  ilk adımımı attım. Bu alanda da çok güzel insanlarla tanıştım. Ancak ne yazık ki bu tanışıklık işimi pek de kolaylaştırmadı. Hep başka bir yol başka bir düşünce şekli, başka bir disiplin derken aklımı kaçıracak düzeye geldim. Yetmişti, delirmek üzereydim…
Yine de bunca farklı disiplini benimsemiş insanların ortak niyeti iyilik hali olduğu için hiçbirinden vazgeçemedim. Hepsinin bir arada olduğu bir alan yaratmak istedim. Bunun mutlaka bir yolu olmalı ve ben bunu bulmalıydım…
Tam her şeye hazırım dediğimde pandemi denen veba ile tanıştık, sonra… Sonra kansere yakalandığım haberi geldi. Film gibi biliyorum. Bu kadar da olmaz diyorsunuz, duyuyorum. Oldu ve böylesi çetrefilli bir yolda yürüyebiliyor insan…
Umudumu kaybetmek üzereyken canım Evrim A. ile, umut öyle hemen kaybedilecek, değersiz bir şey değildir temalı bir gün geçirdim. Güzel kardeşim bak böyle bir alan var hadi bakalım, dedi ve sihirli değneğinin sapıyla beni o duygudan dehledi. (Dehledi kelimesi için editörümüzden özür dilerim ama gerçekten öyle oldu)
Kendimi tanıtmak için ve başlamak için çok yazıp siler kaygılanırken, şen şakrak sesiyle yönetmenimiz Aysel Karaca sana alan açmak istiyoruz gel bakalım anlat derdini deyince, sizinle buluşmanın kapıları da aralanmış oldu. Buralarda yoluma çıkan ve bana zaman ayırabilecek hocalarımın röportajlarıyla, ritüellerle, resimlerle ve bazı yogik uygulamalarla, günlüklerle  yaşam enerjisine sanatsal bir dokunuş yapmayı deneyeceğim. Sevgili hocam, Psikiyatrist Hira Selma Kalkan iyileşme tanıklıkla olur demişti. Ben inanıyorum ki kabul ve sevginin olduğu yerde her şey mümkün ve yalnız olmadığımızı bilmek bize güç verecek .Bu sayfayla kendi kalbimi size açıyorum. Sizler de deneyimlerini paylaşmak isterseniz her salı maillerinizi okuyor olacağım. Mail adresim irmakftra2@gmail.com

7 thoughts on “İlk Ses/ Irmak Fatura/ Yoga Güncesi

  1. Güler Hanım KIZILIRMAK dedi ki:

    Eline yüreğine sağlık güzel kızım.
    Seni çok seviyorum. Duru enerjin iyileştirsin yüreğimizi.

  2. Sunay dedi ki:

    Merhaba Irmak
    Ben de siirsel__sanat, çek memnun oldum ve de çok geçmiş ve bitmişler olsun öldürmeyen her bir şeyin güçlendirdiği şu yalan Dünyadaki Anka olarak, sana da aramıza hoş geldin demek istedim..
    Sevgi ve saygılarımla

    1. Irmak fatura dedi ki:

      Ne güzel bir karşılama teşekkür ederim 🙂

  3. Turgay Kurt dedi ki:

    Irmak,
    Çabalarının, emeklerinin, uğraşlarının hepsinin değeri çok fazla. Bütün içtenliğinle yazdığın bu kısa bölümün haricinde kimbilir neler neler yaşanmış ve senin başarılarınla sonuçlanmıştır.

    Duygularını ve deneyimlerini bizlerle paylaştığın için teşekkürler.

    Gelecek yazılarını merakla bekliyor olacağım.

    Sevgiyle kal

  4. Nazlı Taşkıran dedi ki:

    Canım benim ne güzel anlatmışsın yüreğine sağlık

  5. Bahar Tamer dedi ki:

    Merakla takipteyim ruhuna sağlık güzel insan seviyorum seni

  6. Uzun zamandır takip ediyorum. Bir aksilik olduğunu hissettim. Veee hiç enerjisini buyutmedim. İlk karsilasmamiz nasılsa öyle düşledim. Şükür ki daha da birikimle yeniden filizlendin.

    Titresimlerimize şükürler olsun.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir